Neydi o yaşlı süper teyzemizin adı, sakadat yiyin diye basbas bagırıyor. Pekmez kan yapmaz dedi, attan düşmüşe döndüm...Ama konuştuklarından, anlattıklarından işime gelenleri aldım. (Google aramasıyla buldum adını, Canan Karatay:) ) Sakadatı seviyoruz ailecek, bir tek paça yemiyorum ben, sebebini de anlatamam, tiksinmek desen işkembeyi kokoreçi nasıl yiyorsun diyeceksiniz:) Neyse dün iş çıkışı hale gittim, ciğer aldım. Ankarada Ulus Halinden alınırdı sakadat, şimdi büyük marketlerde dahi bulunuyor ama nedense halde satılanlar daha lezzetli gibi geliyor bana:)
Önce arnavut ciğeri mi denesem dedim, ablam güzel yapar ama ben henüz denemedim. Emeklerim boşuna gitmesin diye de yine soteleyerek kavurmaya karar verdim.
Malzemeler;
Yarım kilo dana ciğeri (kuzu bulamadığım için dana aldım)
8 adet sivri biber
4 adet domates
1 kocaman soğan
2 çorba kaşığı zeytin yağı
tuz
kekik
pul biber
kişniş
5-6 dal maydanoz
Hazırlanışı;
Ciğerin üzerinde ince zarı alın, bütün olarak yıkayın, bir kaç dakika suda da bekletebilirsiniz. Sonra süzün ve fındık kadar doğrayın. Soğanı ufak ufak doğrayıp yağda şeffaflaşana kadar çevirin. Üzerine ciğerleri de ilave edip kapağını kapatın, ciğerler suyunu salsın, geri toparlasın. Bu şekilde 15-20 dakika soteledikten sonra birer cm dilimlediğiniz biberlerinizi ekleyin, 5 dakika kadar da böyle pişsin ve sonrasında kuşbaşı doğranmış domatesleri tenceremize atın, tuzunu da ekleyip domatesler ölene kadar pişirmeye devam edin, domatesler de öldükten sonra kapagını açın, suyunu çektirin. Ocaktan alın. Üzerine kekik pul biber ve kişniş (seviyorsanız kıyılmış maydanoz) ekleyerek kapagını kapatın ve dinlenmeye bırakın.
Sumak ve tuzla acısı alınmış kuru soğan salatasıyla servis edin...
Afiyetler olsun:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder